Karapıçak: Kadınlar MHP’de Buluşacak

Karapıçak: Kadınlar MHP’de Buluşacak

Milliyetçi Hareket Partisi Çorum İl Başkanı Agah Karapıçak, Çorum Kadın Aile Çocuk ve Engelli Politikaları Birimi Başkanlık (KAÇEP) birimi tarafından kadınlara yönelik düzenlenen kahvaltı ve üye kayıt programına katıldı.

Programa gösterilen yoğun ilgiden ziyadesiyle memnun olduğunu belirten Karapıçak, burada hitaplarda bulunarak yaklaşan seçimler öncesi Cumhur İttifakı’na; Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye sandıkların açılacağı son ana kadar destek sözü alarak,

Programımızın partimize, Türk kadınına, İlimize, ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olmasını diliyor, katılan sağlayarak bizimle yürüyeceklerini haykıran tüm hanımefendilere yürekten teşekkür ediyorum dedi.

Karapıçak yapmış olduğu konuşmada şunları söyledi:

İlimizin her mahallesinden davetimize icabet eden değerli hanımefendiler, sizlere müteşekkir olduğumuzun altını çizerek dile getiriyorum. Burada 295 katılımcının olduğu bu güzel organizasyonu gerçekleştirilen, başta KAÇEP (Kadın Aile ve Engelli Politikalarından Sorumlu) Başkanımız Serap Ergün Hanımefendi olmak üzere tüm İl KAÇEP birim yöneticilerimizi kutluyorum. Toplantımızın partimize, Türk kadınına, İlimize, ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olmasını diliyor, Sizlere Liderimiz, Saygıdeğer Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Bey’in selamlarını iletiyor, hepinize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum.

Bizler Elhamdülillah Müslümanız, Şükürler olsun ki Türk’üz. Gerek dini İnanışımız gerekse mensubu olduğumuz Türk Milleti nezdinde kadına verilen değer açık ve nettir.

İslam dininde kadın kutsaldır. Kitabımız Kuran-ı Kerimde “Sizin en hayırlınız kadınlarına en iyi şekilde davrananlarınızdır denilmiştir. ”

Aynı zamanda yüce Peygamberimiz (S.A.V) kadınlar için “Kadınlar size Allah’ın bir emanetidir.” Ve yine bir hadisinde “Cennet Anaların ayakları altındadır.” diyerek kadının yaratılmışlar içerisindeki değerini belirtmiştir.

Kadını özne olarak kabul ettiğimiz zaman İslam dini ve Türk Milletinin ne derece uyum içerisinde olduğu bir kez daha görülecektir. Çünkü; Müslümanlıkta nasıl ki kadın kıymetli ise Dünya tarih sayfalarını incelediğimizde de, kadına Türkler kadar değer veren ve yücelten ikinci bir milletin olmadığını çok açık biçimde görebiliriz.

Türklerde ailenin temeli kadındır ve Türk Kültüründe kadın her zaman baş tacı sayılmıştır.

Avrupa, Afrika ve Arabistan’daki kadınlar köle olarak satılırken, hatta Cahiliye döneminde kız çocukları diri diri toprağa gömülürken, Türk kadını her zaman hür ve özgür olmuştur.

Eski Türklerde kadın, ailede söz sahibi olduğu kadar siyasi ve ekonomik ilişkilerde devlet yönetiminde de söz sahibi olmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk; “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir” veciz sözüyle hepimize ve herkese çok anlamlı mesaj iletmişti.

Aynı şekilde kadına verilmesi gereken değeri bu şekilde özetlemişti. Çünkü kadın annedir, kadın eştir, kadın yuvadır, kadın insandır, ailenin temel direğidir. Kadın; toplumun aynası, geleceğimizin ümit ateşidir. Kadın vatandır, kadın ülkedir, kadın gelecektir, kadın gelecek nesillerin güvencesidir.

Bunların yanında nezakettir, zarafettir, titizliktir, hoşgörünün bizzat kendisidir. Kadın elinin değdiği yerde, kadının olduğu her zeminde fedakârlık vardır, sağduyu ve sabır hâkimdir. Türk kadını kahramanlıklara imza atan, Devletin bekası, daima kalıcı olması ve ölümsüz olduğu inanç ve anlayışına emek ve güç veren iradedir. Kadınsız insanlık, kadınsız toplum, kadınsız gelecek olmaz, olamaz. Bu gerçekten hareketle kadınların hayatın her alanında aktif, eşit, etkin ve katılımcı olmaları vazgeçilmez değer ve önemdedir.

Fikrimizin temeli millettir ve millet dediğimiz cevher varlıkların en şereflisi olan insanla bir ve beraber olmaktır. İnsandan mahrum bir duruşun, insana mesafeli bir davranışın sonuç vermesi, buna da siyaset denmesi akla aykırı, inançlarımızla ayrıktır. Biz insanımıza bakınca kadın-erkek ayrımına gitmeden kutsal bir emaneti görürüz. Biz insanımıza bakınca Türk-İslam medeniyetinin ruh kökünü anlar ve tanırız. Biz insanımıza bakınca bir, eşit ve her şeyin en güzeline layık bir varlığı idrak ederiz. Dava ve siyaset mücadelemizde de buna bağlı hareket ederiz. Kadın hakları denildiğinde insan haklarını anlarız.

İnsan onuru denildiğinde, aynı zamanda kadın onurunu algılarız. Kadınların öne çıkmasını, daha çok görünür olmasını, maruz kaldıkları kötü muamelelerden muhafaza edilmelerini tarihi ve insani bir görev biliriz.

Her şeyden evvel, öncelikle kim olduğumuzu hatırlayalım ve idrak edelim. Biz Aziz Türk Milletiyiz. Sizler ise bu aziz Milleti doğuran, büyüten Kahraman Analarsınız. Tarihimize baktığınızda da bunu görürsünüz.

Tarihimizde var olan Kahraman Türk kadınlarına bakarsanız, ne derece saygın olduğunuzu anlayacak ve göreceksiniz. Bilinmelidir ki, Türk kadını milli şerefimizin abidesidir. Türk kadını milli bekamızın beşiğini sallayan ahlaktır. Nitekim Türk kadını yuvasının da, yurdunun da zarafet, zeka ve ziynetle taçlanmış fertleridir. İftiharla hepinizi böyle gördüğümüzü ifade etmek boynumuzun borcudur. Eğer bugün son yurdumuzda hür ve müstakil bir biçimde nefes alıp verebiliyorsak, bunda isimleri tarihe altın harflerle yazılmış olan ve elleri öpülesi kadınların büyük bir payı bulunduğunu görürüz. Türkiye’nin geleceği kadınlarımızın üstleneceği yapıcı role, yapacakları değerli çalışmalara, eşsiz fedakârlıklara yakından bağlıdır. Bu itibarla parti olarak her zaman kadınlarımızın yanındayız, her şart altında Türk kadının hak ve hukukunu savunmayı sürdüreceğiz.”