HGYD’den Erzen’e Cevap

Hitit Gazeteciler ve Yayıncılar Derneği Yönetim Kurulu, Çorum Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Şevket Erzen’in açıklamalarına cevap verdi.

 HGYD yönetiminin ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

“Çorum Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Şevket Erzen’in, geçtiğimiz hafta sonu yapılan Genel Kurul’daki konuşmasının bir bölümünde aynen şöyle dediğini öğrenmiş bulunuyoruz:

“Çorum basını aynı çatı altında olsun istiyoruz. Belirsiz sebepler yüzünden geçmişte bazı ayrılıklar oldu. Hitit Gazeteciler ve Yayıncılar Derneği Başkanı Tugay Afat, ‘Dost Haber Gazetesi sahibi Sadık Örgel başkan olursa Cemiyet’te tekrar birleşiriz’ demiş. Bunun üzerine başkanlık görevinden çekilmeyi, Sadık Bey başkanlığında her gazetenin birer üye ile temsil edileceği yeni bir yönetim oluşturmayı teklif ettik. Teklifimizi Mehmet Yolyapar, Nadir Yücel ve Hacı Odabaş gibi isimlere de ilettik ancak bir sonuç alınamadı.

Ayrılıktan değil, beraberlikten yanayız. Hepimiz mesleki mücadele veriyoruz. Kimseye düşmanlık ve kötülük yapmadık. Tüm çabalarımıza rağmen maalesef aynı çatı altında birliktelik sağlayamadık.”

Bu ifade, eğer bir kasıt yoksa, yanlış bilgilenmenin sonucu olabilir.

Her şeyden önce, Çorum’da ikinci bir gazeteci ve yayıncılar meslek örgütünün kurulması, “belirsiz” değil, camiadaki herkesin bildiği sebeplere dayanmaktadır. En temel sebep ise, pek çok gazetecinin ve yayıncının Cemiyet tarafından dışlanması, ötekileştirilmesidir.

Derneğimiz Başkanı Tugay Afat’ın “Sadık Örgel başkan olursa Cemiyet’te tekrar birleşiriz” şeklinde bir ifadesi hiçbir zaman ve hiçbir görüşmede söz konusu olmamıştır.

Örgel’in başkanlığının, derneğimizin kapanması şartına bağlandığı ise, sonradan ortaya çıkmış bir gerçektir ki, başkan da olsa, bir kişinin bağımsız tüzel kişiliği olan bir derneğin kapanmasına karar vermesinin söz konusu olamayacağını bilmek için fazlaca yasa-mevzuat bilgisine sahip olmak da gerekmez.

Sadık Örgel böyle bir olasılığı gündeme getirdiğinde, görüştüğü herkes, derneği kapatıp gelin dayatmasının kabul edilebilir olmadığını, ılımlı-olumlu, sıcak bir yaklaşım sergilenerek zaman içinde ayrışmanın ortadan kaldırılmasının mümkün olabileceğini söylemiştir.

Kaldı ki, Cemiyet’in son genel kurulu öncesi, derneğimizin doğmasına yol açan anlayışın bir ürünü olarak yeni kopmaların yaşandığı bir gerçektir.

Bu yüzden, “basın mensuplarını bir araya toplamaya çalışıyoruz, ama bazıları buna engel oluyor” tarzında bir algılama yaratabilmek için harcanan çabaların kamuoyunda inanılır bulunmayacağı aşikârdır.

Basın mensuplarının tek çatı altında toplanabilmesi için, öncelikle, derneğimizin doğmasına yol açan şartların ortadan kaldırılması, yani komplekslerin aşılması, adil ve eşitlikçi bir anlayışta buluşulması gerekir.

Dayatmalarla birlik sağlandığı nerede görülmüştür?

Hele de, Sadık Örgel’e dayatılan “dernek kapanır gelirse senin başkanlığını kabul ederiz” şartı, herhalde son derece inciticidir.

Derneğimizin kapanması suretiyle yerel basının tek çatı altında toplanması ham hayali de, hem aynı ölçüde incitici, hem de “birleştirir görünüp birleştirmeme mühendisliği” örneğidir.

Yerel basında ayrışmanın hangi psikolojik faktörlerin ürünü olduğunu da gösteren bu yaklaşımı, kamuoyu önünde bir kez daha teşhir etmek zorunda kaldığımız için üzgünüz.

Derneğimiz, üyesi olsun olmasın meslek mensuplarının hak ve hukukunu savunan bir kuruluş olarak ilkeli biçimde yoluna devam etmektedir”