Bu Sözler Yerel Yöneticilere

Bu Sözler Yerel Yöneticilere

Bilim Akademisi Üyesi ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, deprem riski taşıyan bölgelerdeki belediye başkanlarına seslendi, “Şehri yönetenler 50 sene, 100 sene, 200 senenin planını yapmazlarsa bu çağda bağımsızlığımızı, varlığımızı sürdüremeyiz. Yerel yöneticilerin uzun dönemde gerekli önlemleri alma mecburiyeti var” dedi.

Bilim Akademisi Üyesi ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bir ulusal televizyon kanalında Çorum’un deprem riskini değerlendirdi. Çorum İl Genel Meclisi’nde çıkan bir tartışma üzerinden Çorum hakkında yorum yapan Bilim Akademisi Üyesi ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, yerel yöneticilerin kentin 200 yılını planlaması gerektiğini, deprem riskine karşı önlem alması gerektiğini vurguladı.

Çorum depreme hazır mı? Bu soru, çok doğru bir soru

Görür, konuşmasında şunları söyledi:

“Çorum depreme hazır mı? Bu soru çok doğru. Bu soru o kadar doğru ki bu bölgeleri yönetenlerin, yerel ve merkezi yöneticilerin hangi parti olursa olsun ‘Bu kent depreme hazır mı?’ sorusunu sormalı. Bu kentimiz deprem dirençli bir yerleşim alanı mı? Eğer değilse bugün veya yarın, yarın olmazsa öbür gün muhakkak deprem burayı sınayacak ve binlerce insanımızı toprağa gömeceğiz demektir.

150 Binden Fazla İnsanımız Öldü

İşte örnek, Kahramanmaraş. Kocaeli örnek. Daha geriye gidersek 1939’da 30 bin insanımız öldü. 1942, 1943, 1944, 1957, 1967, 1999, 2003, 2010, 2020 ve 2023. 150 binden fazla insanımız öldü. Artık bu soruyu sormayalım mı? Biz deprem dirençli kent miyiz? Bu sorunun her il tarafından, herkes tarafından, her ilin valisi, belediye başkanı tarafından sorulması lazım. Gereğinin de yapılması lazım.

Yerel Yöneticilerin Uzun Dönemde Gerekli Önlemleri Alma Mecburiyeti Var

‘Depreme hazır mıyız’ derken bizim siyasetçilerimiz ‘3 senede 5 senede bir şey olmaz, hele 50 seneyse kim öle kim kala’ diyor. Bu mantık yanlış. Bu şehri yönetenler 50 sene, 100 sene, 200 senenin planını yapmazlarsa bu çağda bağımsızlığımızı, varlığımızı sürdüremeyiz. Vatandaş algılamayabilir ama ülke yöneticilerinin ve özellikle yerel yöneticilerin uzun dönemde gerekli önlemleri alma mecburiyeti var. Mikro bölgeleme çalışmasını yapıp kentin işleyiş mekanizmasını, gelişmesini, büyümesini o bilgi o verilere akuple etmek zorunluluğu var. Bilimsel esaslara göre yönetilebilirsek, belediye başkanının, valinin önünde düğmeye bastığı zaman bilgi çıkacak; Şu bölgeye sakın ola ki imar vermeyin. Orası yeşil alan olmak zorunda diyecek. Örnekler işte Hatay, Kahramanmaraş yöresi. Buradan bizim alacağımız dersler var.”

“Kuzey Anadolu Fay Hattı Büyük Deprem Üretme Enerjisini Boşalttı”

Görür, Çorum’un dünyanın en aktif faylarından birisi olan Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde bulunduğunu hatırlattı, ancak bu bölgelerde büyük bir deprem beklemediklerini sözlerine ekledi. Naci Görür, “Çorum tam Kuzey Anadolu fay hattının üzerinde. Bu kuşağın tamamı, Türkiye’nin tamamı, hatta dünyanın en aktif büyük depremler oluşturabilen kuşağın içerisinde. Bu kuşak aşağı yukarı Bingöl-Karlıova’dan çok büyük ölçüde Marmara Denizi’ne kadar enerjisini tüketti. Büyük deprem üretme enerjisini boşalttı.

Şimdi Marmara’yı bekliyoruz. Bir de Erzincan ile Karlıova arasındaki bu kesimi bekliyoruz. Burada Pülümür’ün olduğu yer aşağı yukarı 7.4 büyüklüğünde belki deprem olabilir. Yedisu fayı üzerinde. Bunu zaten hep söylüyoruz.

Tunceli-Pülümür 7.4 büyüklüğünde deprem olabilir. Burada en son deprem 1794’te. Dolayısıyla epey zaman geçti. Erzincan depremi buraya muhtemelen enerji de transfer etmiş olabilir. Bu Doğu Anadolu fayındaki hareketler de belli ölçüde burayı biraz etkilemiş olabilir. Endişe ettiğimiz yerlerden biri bu” diye konuştu.