Bilim Kurulu Üyesinden Koronavirüsten Korunma Uyarıları
Bilim Kurulu Üyesinden Koronavirüsten Korunma Uyarıları
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, yeni tip koronavirüs salgınına ilişkin bilinmesi ve dikkat edilmesi gerekenler konusunda uyarılarda bulundu.
Taşova yaptığı açıklamada, Koronavirüs Bilim Kurulunun birçok branştan öğretim üyesinin bir araya getirilmesiyle Sağlık Bakanlığı tarafından çok hızlı şekilde kurulduğunu, aynı şekilde önlemlerin alınmaya başlandığını söyledi.
Bilim Kurulu’nun koronavirüsle mücadelesinin süreceğini vurgulayan Taşova, “Kurul hem sahadan gelen sorulara bilimsel zeminde yanıt aramak için istişarelerde bulunup araştırmalar yapıyor hem de Bakanlığın istediği bazı ayarlamalar söz konusu oluyor, rehberler, yönergeler gibi. Örneğin, gelişen duruma göre ‘defin işlemi nasıl yapılacak, kahvehaneler, çok sık bir araya gelinen yerler, cuma namazları nasıl olacak?’ gibi konularda bilimsel verilere dayanarak görüş bildiriyoruz. Buradaki pek çok bilim insanı da çıkan her tür yayını takip ediyor.” ifadesini kullandı.
Kolonya, dezenfektan ve maske kullanımı
Taşova, Bilim Kurulu olarak kolonya kullanımına önem verdiklerine işaret ederek “Yüzde 60’tan 90’a kadar alkol derecesinin olması durumunda, bu ‘zarflı’ bir virüs olduğu için bunu ortamdan uzaklaştırabiliyoruz, elimizi temizleyebiliyoruz. Hapşırma gibi bir şey olursa elimizin çok hızlı şekilde su ve sabunla en az 20 saniye yıkanmasını öneriyoruz. El hijyeni buradaki mücadelede en önemli unsurdur.” diye konuştu.
Maske kullanımının da yerinde yapılması gerektiğinin altını çizen Taşova, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her yerde maske takan insanları görüyoruz. Şimdi maskeyi biz Bilim Kurulu olarak hastaların takmasını istiyoruz. Yayılma söz konusu olduğu zaman özellikle riskli kişilerde olmak üzere. Eğer çok dip dibe metroya, otobüse biniliyorsa oradaki o kişiler de maske takabilir. Ama maske taktığınız zaman asla o maskeye dokunulmaz, o maskeyi düzeltmek için dokunmamanız gerekir. Hele ki çevreye dokundunuz, masaya, sandalyeye, kapı koluna, ondan sonra da maskenize dokundunuz, önce kendinizi enfekte edersiniz.”
“Eldiven takmaya gerek yok”
Bazı vatandaşların koronavirüsten korunmak için eldiven taktığını ancak yanlış kullanım nedeniyle enfekte olma riskinin yükseldiğini vurgulayan Taşova, şu uyarılarda bulundu:
“Eldiven takanları görüyoruz. Eldivenle sadece kendini koruduğunu sanıyor ama kendini de korumuyor. Eldiven takan insan el hijyeni yapmıyor. Eldiven takan kişiler ne yapıyor? Ben havaalanında gördüm, eldiveni takıp o eliyle her tarafa dokunup sonra kendi maskesine dokunuyor. Kendilerini enfekte edecekler. Bu son derece önemli. Eldiven takmaya gerek yoktur. Yanınızda küçük bir kolonya taşıyın, dokunduktan hemen sonra sık sık el hijyeninizi sağlayın, en önemli şey budur. Eldiven kullanmayı bize (doktorlara) bırakın. Eldiven takan kişi elini yıkamıyor.”
“Market alışverişi nasıl yapılmalı?”
Bilim Kurulu Üyesi Taşova, market alışverişinde dikkat edilmesi gereken hijyen kurallarına da değinerek, şu ifadeleri kullandı:
“Market alışverişlerinde, paket ürünler konusunda, şimdi salgın olduğu için onları alıp eve geldiğinizde onları suyun altında sabunla yıkayarak kurutup koyabilirsiniz. Çünkü herkes dokunuyor ürünlere. Meyve-sebzede ise normal yıkamanızı yapacaksınız. Sonra kurutup buzdolabınıza koyacaksınız. Buradaki en önemli nokta, markette makarna paketine, domatese, çevreye dokundunuz, bundan sonra el hijyeninizi sağlayacaksınız. Buradaki en önemli unsur, onun üstünde taşıdığı virüsten ziyade sizin elinizi ne sıkılıkta yıkadığınızla alakalı.”
Dışarıdan eve geldiğimizde ne yapmalıyız?
Evlerin sıklıkla havalandırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Taşova, “İşten eve gelen kişinin hemen üstünü çıkarması, mümkünse bir duş almasında yarar var. Ayakkabılarla içeri girilmesin, istediğimiz bu. Evinizin temizliğini yapın, yapılıyordur muhtemelen ama daha sık yapın. Hasta kişileri evinize almayın, üst solunum yolu enfeksiyonu olanları almayın.” dedi.
Taşova, sık dokunulan çeşitli kişisel veya ortak ürünlerin de hijyeninin sağlanması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
“Çok önemli bir konu. Biz hastanelerde, ‘sık dokunulan yerleri temizleyin’ deriz. Cep telefonu, bilgisayar tuşları, asansör tuşlarına dokunulduğu zaman da el hijyeninizi sağlamanız gerekiyor. Özellikle bu sık dokunulan yerlerin temizlenmesi gerekiyor. Telefonlarımızı sık sık temizleyebiliriz. Neyle temizleyebiliriz? Mesela, alkol bazlı el dezenfektanını döküp, hepsinde kılıf var zaten, ya da alkol içeren ıslak mendillerle silinebilirler.
Asansörlerin her gün bir kaç kez temizlenmesi gerekiyor. Panik yapmadan, özellikle riskli grupları korumamız gerektiğini düşünüyorum. Önemli olan bunların riskli gruba bulaşmasının engellenmesidir. Biz ailelerimizle yaşlılarımızla bir arada yaşayan bir toplumuz. İngiltere gibi yaşlı vatandaşlara ‘gidin 4 ay torununuzdan uzak kalın’ diyemiyoruz. Bu grup çok tehlikeli, akciğer hastalığı varsa, yüksek tansiyonu varsa tehlikeli. Bu gruplarla temasın en aza indirgenmesi gerekiyor.”