“Asgari Ücret Talebimizden Taviz Vermeyeceğiz”
2020 yılında geçerli olacak asgari ücret için pazarlık başladı. Asgari ücret zammı için ilk teklifi Türk-İş yaptı. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “Yaşam maliyeti 2 bin 578 TL. Asgari ücret teklifimiz yaşam maliyetinin altında olmayacak” dedi.
Asgari ücret görüşmelerini değerlendiren Türk-İş Çorum İl Temsilcisi Sefer Kahraman “İşçinin emeğine ihanet etmeyeceğiz” diyerek komisyonda talep ettikleri zammı almak için dik duracaklarını belirtti.
Kahraman, geçtiğimiz yıldan bugüne kadar elektrik, su, doğalgaz, gıda ve akaryakıta yapılan zamları hatırlattı. Kahraman, “Ekonomideki düzensizlik işçiyi de vurdu. TÜİK verileri enflasyonu yüzde 20’yi olarak gösterse de bu enflasyon sorunu daha fazla hissedilmişti. Daha önceki yıllarda aldığımız bir ürün neredeyse yüzde 100 zamlanmıştır. Hal böyleyken Türkiye’nin yükünü çeken işçi sınıfı zor duruma düşmüştür” diye konuştu.
Türk-İş’in her ay düzenli olarak yaptığı açlık, yoksulluk sınırı ve yaşama maliyeti araştırmasına dikkat çeken Kahraman, “Sendikamız çalışanların geçim şartlarını otuz iki yıldan bu yana aralıksız olarak her ay düzenli olarak yaptığı açlık ve yoksulluk sınırı araştırması ile ortaya koymaktadır. Geride bırakılan dönemin değerlendirmesi yapıldığında öne çıkan temel özellik, ücretli çalışanların elde ettiği toplam gelirin insan onurunun gerektirdiği yaşam şartlarını karşılamaktan uzak olmasıdır. Toplumun ağırlıklı bölümünün ücretli çalışanlar ve emeklilerden olduğu, elde edilen aylık ücret gelirinin -özellikle işçiler bakımından- genel olarak asgari ücret veya biraz üstünde bir seviyede bulunduğu, ülkemizde kayıtdışı çalışmanın yaygın olduğu da dikkate alındığında “yetecek ücret” temel talep olarak ortaya çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.
“YAŞAMA MALİYETİ 2 BİN 577 LİRA”
Bekar bir vatandaşın asgari derecede geçinebilmesi için aylık 2 bin 577 TL’ye ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Kahraman, Sendikamızın araştırmasının 2019 Kasım ayı sonucuna göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı, yani açlık sınırı 2 bin 102,83 TL’dir. Yoksulluk sınırı ise daha yukarıdadır. Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise 6 bin 849 TL’dir. Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın yaşama maliyeti ise aylık 2.577,94 TL olarak hesaplandı” dedi.
“HAYAT PAHALILIĞI İŞÇİNİN BELİNİ BÜKÜYOR”
Hayat pahalılığının işçinin ve ailesinin belini büktüğünü kaydeden Kahraman, şunları söyledi:
“Şuanda aylık net asgari ücret halen 2 bin 20 TL’dir. Bu tutar, daha belirlenirken devletin resmi olarak tek bir işçi için hesapladığı aylık geçim maliyetinden yaklaşık 200 TL daha düşük olmuştur. Yapılması gereken harcama tutarı ile elde edilen gelir arasındaki fark, ücretli çalışanların borçlanmasına ve temel ihtiyaçlarında kısıntı yapmalarına yol açmıştır.
Türk-İş asgari ücret belirleme çalışmalarının yeniden yapılacağı bu aşamada bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyetini 2 bin 578 TL olarak hesaplamıştır. Diğer bir ifadeyle halen geçerli olan asgari ücret -bugün itibariyle- 558 TL eksik ödenmektedir. Asgari ücretli çalışanlar ağırlaşan geçim şartları karşısında çaresiz bırakılmaktadır. Emek örgütlerinin tüm taleplerine rağmen asgari ücret kadar gelir vergi dışı bırakılmamıştır. “İnsanca yaşama yetecek ücret” arayışı günümüzde tüm yakıcığıyla devam etmektedir. Kamuoyunun gündeminde başta gelmesi gereken temel sorundur ve öncelikle çözümü için gerekli adım atılmalıdır.
Geçen yılın aynı ayına göre dört kişilik bir ailenin mutfak harcamasındaki artış tutarı 160 TL’dir. Gıda yanı sıra yapılması zorunlu diğer harcamalarla birlikte aile bütçesine gelen ek yük bir yıl öncesine göre 522 TL olmuştur.”
“ASGARİ ÜCRETLİ VERGİ YÜKÜNDEN KURTULMALI”
Asgari ücretlinin büyük vergi yükünden acilen kurtarılması gerektiğini açıkça belirten Kahraman, “Ayrıca yine asgari ücretten alınan verginin artırılması için de mecliste bir taslak görüşme söz konusudur. Zaten çok büyük zorluklar altında geçinen asgari ücretlinin vergisinden medet umulmamalıdır. Ülkemizde vergi adaleti sağlanmalıdır. Bütün yük işçi ve memurun üstüne atılmamalı, zenginler ile işçiler arasındaki uçurum daha da açılmamalıdır” diye konuştu.
“AÇIKLANAN İLE HİSSEDİLEN ENFLASYON ARASINDA UÇURUM VAR”
Türkiye’de TÜİK tarafından açıklanan enflasyon ile hissedilen enflasyon arasından büyük bir uçurum olduğunu ifade eden Kahraman, “Türkiye’de açıklanan enflasyonla vatandaşların karşılaştığı enflasyon arasında çok büyük bir uçurum bulunmaktadır. Hissedilen zamlar yüzde 100’ü bulmuştur. Bu durumda işçimiz, emekçimiz çok zor şartlar altında yaşamaya mahkum edilmiştir. İşçinin emeğini, alın terini korumak adına elimizden geleni yapacağız” şeklinde konuştu.
“KAMU HİZMETLERİ YÜZDE 100 ZAMLANDI”
Kamu hizmetlerinde yapılan zamlardan da bahseden Kahraman, şöyle devam etti:
“Bu süreç içerisinde sadece gıda gibi ürünlerde değil kamunun sağladığı hizmetlerde de büyük zamlar uygulanmıştır. Elektrik, su, doğalgaz faturalarında geçtiğimiz yıla oranla yine neredeyse yüzde 100’e yakın bir zamla karşı karşıyayız. Hal böyleyken asgari ücretteki artışın sadece enflasyon göz önüne alınarak yapılmamalıdır. Bu zamlar da göz önünde bulundurulmalı, işçinin emeğine ihanet edilmemelidir.”
“YAPILMASI GEREKEN ZAM ORTADA”
Yapılan zamlara ve hissedilen enflasyona bakıldığında Asgari ücretin en az 2 bin 578 TL olması gerektiğini dile getiren İl Temsilcisi Kahraman, “Araştırma sonuçlarına bakıldığında asgari ücrete yapılması gereken zam da ortadadır. Türk-İş olarak duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğiz. Ülkemizde aileleriyle birlikte milyonlarca işçi ve ailesi bulunmaktadır. Türkiye’nin yükünü çeken bu sınıfın zor yaşamını bir nebze de iyileştirmek için sendika olarak üzerimize düşeni yapacağız” ifadelerini kullandı.
“ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ”
İşçilere ve ailelerine karşı yüklendikleri sorumluluğun farkında olduklarını ve görüşmelerde taleplerinden asla vazgeçemeyeceklerini vurgulayan Kahraman, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndaki görüşmelerde duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğiz. Yüklendiğimiz sorumluluğun farkındayız. Türkiye’nin en büyük işçi sendikası olarak üyelerimizin ve tüm işçi kardeşlerimizin arzuladığı bir zam ile bu görüşmeleri tamamlamak istiyoruz” diye konuştu.