Kaya’nın Teklifi Yasalaştı
Kaya’nın Teklifi Yasalaştı
AK Parti Çorum Milletvekili Av. Oğuzhan Kaya’nın İcra ve İflas Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair teklifi TBMM’de kabul edildi.
TBMM Adalet Komisyonu Üyesi olan Milletvekili Oğuzhan Kaya özellikle de 2018 yılında yürürlüğe giren yeni konkordato hükümlerinde yaşanan aksaklıkların giderilmesine yönelik komisyon adına bir kanun teklifi hazırladı.
Komisyonda kabul edilen teklif ile ilgili olarak Milletvekili Oğuzhan Kaya, TBMM kürsüsüne çıkarak bir konuşma yaptı. Komisyon adına konuşan Kaya teklifte yer alan maddeler ve gerekçelerini anlattı.
Son 20 yılda Avrupa Birliği sürecinin etkisiyle, reform niteliğinde mevzuat değişiklikleri yapıldığını hatırlatan Milletvekili Oğuzhan Kaya bu bağlamda 2002 yılında Türk Medeni Kanunu, 2005 yılında Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu, 2011 yılında Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve nihayet 2012 yılında Türk Ticaret Kanunu ile Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiğini dile getirdi.
Genel Kurulunda görüşmelerine başlanacak Kanun teklifi ile bünyesinde bir kısım değişiklikler öngörülen İcra ve İflas Kanununda yürürlüğe girmesinden itibaren sosyal ve ekonomik ihtiyaçlara istinaden bir çok kez değişiklik yapıldığına dikkat çeken Kaya “Zira tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de İcra ve İflas Kanunu, ekonomik hayattaki değişim ve gelişmelere ayak uydurması amacıyla sıklıkla değişikliğe maruz kalabilmektedir. Bu anlamda, uygulamada ortaya çıkan sorun ve duraksamaları gidermek amacıyla 2003 yılından itibaren yapılmış önem arz eden değişikliklerin bir kısmına değinmek istiyorum” dedi.
İcra ve İflas Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair teklif ile ilgili de açıklamalarda bulunan Milletvekili Kaya, İcra ve İflas Kanununda yer alan konkordato hükümleri kısmen revize edildiğini, iflas idare memurluğu kurumunun daha iyi işleyebilmesi için eğitim, denetim, seçim ve liste usulü getirildiğini, iflas tasfiyesinde satılacak işletmelerin bir bütün olarak paraya çevrilmesine imkân veren hükümler daha işlevsel hale getirildiğini kaydetti.
Karayolları Trafik Kanununda ve yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla Harçlar Kanunu, Kat Mülkiyeti Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ile Belediye Gelirleri Kanununda değişikliklerin yapıldığı teklifin 21 maddeden oluştuğunu vurgulayan Milletvekili Kaya, 2018 yılında konkordato hukukunda ticari ve ekonomik hayatını etkileyen köklü ve önemli değişiklikler yapıldığını vurguladı.
2018 yılında yürürlüğe giren yeni konkordato hükümlerinin üç yıllık uygulanması kapsamında, bazı aksaklıkların yaşandığı tespit ve tecrübe edildiğini dile getiren Milletvekili Kaya, konkordatonun alacaklı ve borçlu arasında, komiserin yönetiminde ve mahkemenin denetiminde gerçekleşen dinamik bir yapılandırma süreci olduğu düşünüldüğünde, aksaklıkların süreç içinde tespit edilmesinin doğal olduğunu, bu aksaklıkların giderilmesi amacıyla İcra ve İflas Kanununun sekiz maddesinde değişiklik öngören teklifin hazırlandığını söyledi.
İcra ve İflas Kanununda yapılması öngörülen değişikliklere de değinen Milletvekili Oğuzhan Kaya değişikleri şöyle anlattı:
1) İcra ve İflas Kanununun 223 üncü maddesine eklenen son fıkrayla, iflas tasfiye sürecinin daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülüp tamamlanabilmesi amacıyla iflas idare memurlarının seçimi, nitelikleri, eğitimi ve denetimiyle ilgili düzenleme yapılmaktadır.
2) İcra ve İflas Kanununun 241 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklikle, iflas aşaması bakımından, mal ve haklar ile bu mal ve hakları bünyesinde bulunduran işletmelerin bir bütün olarak satılacağı, satışta işletmenin devamlılığı ve ekonomiye olan katkısının gözetileceği, bu halde taşınmazın paraya çevrilmesine ilişkin hükümlerin uygulanacağı, bir bütün olarak satış gerçekleşmezse mal ve hakların ayrı ayrı satılacağı açıkça hükme bağlanmaktadır.
3) İcra ve İflas Kanununun 295 inci maddesine eklenen ikinci fıkrayla, konkordato sürecinde, borçluya ait rehinli malın konkordato projesi kapsamında işletme tarafından kullanılması öngörülmüyor veya kıymeti düşecek ya da muhafazası masraflı olacak ise satışına izin verilebilmesi, böylece rehinli alacaklının borcunun ödenmesi ve bakiye paranın konkordato havuzuna alınması sağlanmaktadır.
4) İcra ve İflas Kanununun 296 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında yapılan değişiklikle, konkordatonun başarıya ulaşabilmesi için, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerin konkordato sürecinde de devam edeceği, bu kapsamda tarafların edimlerini yerine getireceği açıkça yazılmakta; borçlu için “aşırı külfet” getiren sözleşmelerin ise komiserin uygun görüşü ve mahkemenin izniyle borçlu lehine olarak feshedilebileceği hükme bağlanmaktadır.
5) İcra ve İflas Kanununun 297 nci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklikle, konkordatoda borçlunun, mahkemenin izniyle yapabileceği işlem türleri arasına, işletmenin faaliyetinin devamı için önem arz eden “taşınır malını” devredebilmek de eklenmekte ve mahkeme izniyle yapılabilecek bu tür işlemler için alacaklılar kurulunun muvafakatinin alınmasının zorunlu olduğu hükme bağlanmaktadır.
6) İcra ve İflas Kanununun 308 inci maddesine eklenen ikinci fıkrayla, konkordato sürecinin iflasla sonuçlanması durumunda, mahkemenin tasfiyenin basit veya adi tasfiye usulüne göre yapılmasına ve gerektiğinde adi tasfiyenin komiserler tarafından yürütülmesine de karar vermesi ve bu durumda iflas idaresine ait görev ve yetkilerin komiserler tarafından kullanılması düzenlenmektedir. Böylece bu ihtimalde iflas tasfiyesinin daha hızlı ve etkin bir şekilde yapılabilmesi amaçlanmaktadır.
7) İcra ve İflas Kanununun 308/c maddesinin dördüncü fıkrasında yapılan değişiklikle, konkordato sürecinde borçlunun kredi bulabilmesini kolaylaştırmak amacıyla, geçici mühlet kararından sonra komiserin izniyle akdedilmiş olan borçların adi konkordatoda konkordato şartlarına tabi olmayacağı ve temerrüdün oluşması durumunda konkordato sürecinde dahi icra takibine konu edilebileceği hükme bağlanmakta; bu alacakların rehinli alacaklardan hemen sonra ve diğer bütün alacaklardan önce ödeneceği düzenlenerek kredi vereceklerin hukuki durumları sağlamlaştırılmaktadır.
8) İcra ve İflas Kanununa eklenen Geçici 17 nci maddeyle, iflas idare memurlarına ilişkin hükümlerde düzenlemeye gidildiğinden maddeyle geçiş hükümleri getirilmektedir.”
Milletvekili Kaya, Yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla Harçlar Kanunu, Kat Mülkiyeti Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu ve Belediye Gelirleri Kanununda yapılması öngörülen değişiklikleri de şöyle açıkladı:
“1) 492 sayılı Harçlar Kanununun mükerrer 69 ve 132 nci maddelerinde yapılan değişikliklerle; yapı kullanma izin belgesi verilmesi sırasında yapı kullanma izni harcı ile cins tashihi harcının belediyelerce tek seferde tahsil edilerek cins tashihi harcının ilgili vergi dairesine gönderilmesi öngörülmektedir. Uygulamada “vergi borcu yoktur” şeklinde ortaya çıkan usul kaldırılarak, iş yapma kolaylığı sağlanmaktadır.
2) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 10 ve 14 üncü maddelerinde yapılan değişikliklerle; yapı ruhsatına tabi tüm yapıların yapı kullanma izin belgesi düzenlenirken, yapı kullanma izin belgesi ve yapı aplikasyon projesine uygun şekilde resen cins değişikliği yapılarak kat mülkiyetine geçiş işlemlerinin tamamlanabilmesi amaçlanmaktadır.
3) 634 sayılı Kanunun Geçici 1 inci maddesinde yapılan değişiklikle; maddenin yürürlüğe girmesinden önce yapı kullanma izin belgesi düzenlenmiş tüm yapılarda, Mekânsal Adres Kayıt Sistemine yüklenemeyen yapı kullanma izin belgesi ile yapı aplikasyon projesinin yetkili idare tarafından elektronik ortamda gönderilmesi durumunda Kanunun ilgili hükümleri uyarınca işlem yapılması ve zorunlu deprem sigortası dâhil hiçbir belge aranmaması suretiyle, tüm işlemlerde uygulama birliği ile vatandaşlara kolaylık sağlanması amaçlanmaktadır.
4) 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişiklikle; emlak vergi değerlerinin belediyeler tarafından elektronik ortamda tapu müdürlüklerinin erişimine açılması ile tapu müdürlüklerinin taşınmaz satışlarını elektronik ortamda belediyelere bildirmelerine imkân sağlanması amaçlanmaktadır. Bu düzenlemeyle, belediyelerce istenen “emlak vergisi borcu yoktur” şeklindeki fiili uygulamanın vatandaşlara getirmiş olduğu zorluk ortadan kaldırılmaktadır.
5) 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununa eklenen Geçici 25 inci maddeyle; tapu müdürlükleri ile gerekli iletişimi sağlayacak elektronik altyapısı mevcut veya yeterli olmayan belediyelere elektronik altyapıyı hazırlayabilmeleri amacıyla 1/1/2023 tarihine kadar süre verilmektedir.
6) 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununa eklenen Ek 7 nci maddeyle; yatırım ortamının iyileştirilmesi çalışmaları kapsamında birleştirilen bazı inşaat izinleri usullerine bağlı olan harçların, bedel ve ücretlerin yapı ruhsatı başvurusu ile tek seferde ödenebilmesi öngörülmektedir. Düzenlemeyle, idari başvuru olarak birleştirilen süreçlerin arka planında var olan ödeme işlemlerinin tek seferde yapılabilmesi amaçlanmaktadır.
7) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ve 92 nci maddelerinde yapılan değişikliklerle; karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminat hesaplamalarına dair temel çerçeve çizilmiş ve Sigorta Genel Şartları aracılığıyla bugüne kadar uygulanmakta olan birtakım istisnai hâllerin kanuna eklenerek zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatının dışında sayılmaya devam edilmesi amaçlanmıştır.”
Kaya’nın kanun teklifi TBMM’de kabul edildi. Ardından da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.