“Kanseri Dayanışma ve Bilinçle Yenebiliriz”

“Kanseri Dayanışma ve Bilinçle Yenebiliriz”

Cumhuriyet Halk Partisi Çorum İl ve Merkez İlçe yöneticileri, kanser derneklerini ziyaret ederek sorun ve taleplerini dinledi.

Tahtasız, kanser hastalarının bağışıklık sisteminin zayıf olduğunu belirterek bu nedenle Covid-19 aşılama çalışmalarında kanser hastalarına öncelik verilmesini talep etti.

Kanser hastalarına ödenen maaşın ilerleme durduğunda kesilmemesi gerektiğini altını çizen Tahtasız “Kanser hastalarımızın tedavi sürecine yardımcı olmak adına ekonomik durumlarının iyileşmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Tedavileri, ilaçları, masrafları devlet tarafından karşılanmalıdır. Pandemi sürecinde işinden olan, çalışamayan hastalarımıza devletimiz gereken tüm desteği vermelidir” şeklinde konuştu.

CHP İl Başkanı Mehmet Tahtasız, beraberinde Merkez İlçe Başkanı Ulaş Tokgöz, İl Kadın Kolları Başkanı Kamile Anar, Merkez İlçe Kadın Kolları Başkanı Filiz Aydın, İl Gençlik Kolları Başkanı Onur Topkül, Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Uğur Eke, İl ve Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte 4 Şubat Dünya Kanser Günü etkinlikleri kapsamında kanser derneklerinin yöneticilerini ziyaret etti.

Çorum Onkoloji Hastaları Yardımlaşma ve Savaşım Derneği (ONKO-SAV) Başkanı Birgül Harzadın, Çorum Kanser Hastaları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (KAN-DER) Başkanı Hülya Karabıyık ve Kanserle Sağlıklı Yaşam Derneği (KADER) Başkanı Bekir Şahin’i ziyaret eden CHP yönetimi, kanser hastalarının ve kanser derneklerinin yaşadıkları sorunlar hakkında bilgi aldı.

Burada bir konuşma yapan CHP İl Başkanı Mehmet Tahtasız özellikle içinde bulunduğumuz koronavirüs salgını sürecince kanser hastalarının zor günler yaşadığını belirterek, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde bu sıkıntılı sürecin atlatılacağına inandığını bildirdi.

Tahtasız ve Tokgöz, kanser derneklerinin yanında olduklarını, sorunlarının çözümü için ellerinden gelen katkıyı sağlayacaklarını, sivil toplum kuruluşları ile işbirliği içinde çalışacaklarını kaydetti.

“Ketem’in Hizmetlerinden Yararlanmalıyız”

ONKO-SAV Başkanı Birgül Harzadın dünyada her yıl kanserden 8,8 milyon kişinin öldüğünü 10 yıl içinde bu rakamın 14 milyona yükselmesinden korkulduğunu belirterek “Ülkemizde, yıl içinde 96 bin erkeğe ve 67 bin kadına kanser teşhisi konuldu. Erkeklerde en çok akciğer ve prostat kanseri görülüyor. Her dört kadından 1’inde ise meme kanserine rastlanıyor. Çocuklar en çok lösemiye yakalanıyor” dedi.

Kanserden korunmak için tütün ve alkolden uzak durulması, sağlıklı beslenilmesi, fiziksel aktiviteler yapılması, radyasyondan ve çevresel kirlilikten korunulması gerektiğini, ayrıca erken teşhisin hayat kurtardığını anlatan Birgül Harzadın şu bilgileri verdi:

Ülkemizde KETEM (Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi) tarafından meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için tarama programları yapılıyor. Ülkemizde 33 mobil ve 198 adet KETEM merkezi var. Bu hizmetten yararlanmak için herkes daha duyarlı olmalıdır.

Pandemi nedeniyle derneğimizin faaliyetleri kesintiye uğradı, ama hastalarımıza yardım ulaştırmaya devam ediyoruz. Hayırseverlerin derneğimize bağışladıkları kurban etlerini ve gıdaları ihtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz. Bizim hastalarımız yüksek risk grubunda olduğundan, özellikle yol parası vermeyi sürdürüyoruz.

“Toplumsal Bilinçlenme Şart”

KAN-DER Başkanı Hülya Karabıyık ise bu hastalıkla mücadelede bilinçlenmenin önemine dikkat çekti. Ülkemizde her gün 450 kişinin, yılda ise 164 bin kişinin kanser tanısı aldığı bilgisini paylaşan Karabıyık bu hastalığın dünyada ve Türkiye’de sebebi bilinen ölümler arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra 2’nci sırada yer alan bir toplum sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.

Karabıyık “Türkiye’de daha önceki yıllardan gelen hastalarla birlikte yılda 60 bin akciğer kanseri hastası tedavi görüyor. Her yıl 24 bin yeni akciğer kanserli erkek hasta ile 7 bin yeni kadın hasta diğer akciğer kanserli hastaların arasına katılıyor. Ülkemizdeki akciğer kanserli hasta sayısının hala yüksek olması sorunun toplumsal boyutunun önemini gösteriyor” diye konuştu.

Akciğer kanserinin sebebi bilinen ve bu nedenle önlenebilecek bir kanser türü olduğunun altını çizen Karabıyık “Erken evrede tanı alan akciğer kanseri hastalarında sağ kalım oranı %70’lerin üzerinde gerçekleşiyor. Akciğer kanserinin en önemli belirtileri; geçmeyen öksürük, öksürükle kan tükürülmesi, halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı. Bu sebeple erken tanı için belirtiler konusunda bireylerin duyarlı olması bazı belirtilerin ortaya çıkması durumunda doktora müracaat edilmesi önemli. Ancak akciğer kanserine sebep olan tütün ve diğer kanserojen maddelerden uzak durulması çok daha önemli” ifadesini kullandı.

“Kanser, Önlenebilir Bir Hastalık”

Kanserle Sağlıklı Yaşam Derneği (KA-DER) Başkanı Bekir Şahin de kansere karşı artık her zamankinden daha uyumlu ve koordineli bir mücadeleye ihtiyaç olduğunu söyledi.

Dünyada her yıl yaklaşık 14 milyon, ülkemizde de 200 bin kişiye yeni kanser tanısı konulduğuna işaret eden Şahin “Bununla birlikte kanser tanı ve tedavilerinde son 10 yıldaki gelişmeler ile hastaların yaşam süresi ve kalitesi de önemli ölçüde artış gösteriyor. Kanser vakaları; sigaradan uzak durmak, sağlıklı beslenmek, fiziksel aktivite ve düzenli kontroller sayesinde neredeyse %50’ye varan oranlarda azaltılabiliyor” ifadesini kullandı.

Şahin “Pek çok kanser için uyarıcı belirti ve bulgular vardır. Bu işaretleri izleyerek erken teşhis mümkün olabilmektedir.

Hem kişi hem de toplum ve politika bazında doğru strateji ile yapılabilecek çok şey mevcuttur. En sık görülen kanserlerin en az üçte biri önlenebilir niteliktedir” diye konuştu.