Diyanete Fetva Verdi
…Hak yiyen komisyon üyeleri görecek analarının örekelerini
Müftüden Şok Fetva!
Kamuoyunda Popstar Müftü olarak bilinen Çorum Ortaköy Müftüsü Adnan Zeki Bıyık, Diyanet’in mülakat komisyonlarına fetva verdi.
Kamuoyunda Popstar Müftü olarak bilinen Çorum Ortaköy Müftüsü Adnan Zeki Bıyık, Diyanet’in mülakat komisyonlarına fetva verdi. Bıyık sosyal medya üzerinden yayınladığı fetvasında komisyonların hak yediklerini, komisyon üyelerinin o koltuğa layık olmadığını ve adaletsizlik yapıldığını savundu. Müftü’nün bu fetvası bazı camialardan iyi tepkiler alırken bazı camiaları da kızdıracak gibi.
İşte Müftü’nün yayınladığı o fetva :
Sual : Ehl-i Kur’an, ehl-i makam sahibi olup güzel de bir sesi bulunan bir imam efendi bir selatin camiine veya gözde bir camiye müezzin olarak naklen atanmak istese, ol müezzinlik sınavına girse, bu sınavda komisyon üyeleri olan usül ve makam bilmez müftüler ol güzel sesli ve mûsikîşinâs hocaefendiyi değil de sesi vasat olan makamdan mûsikîden anlamayan ama hafız olan bir kişiyi ol camiye atasalar ne lazım gelir?
El cevap : Mezkûr güzel sesli olan mûsiki ilminde ve usûlde vukufiyeti olan şahsı değil de sair şahsı ol makama atayanlar Allah katında mücrimdirler (günahkârdırlar).
Saniyen güzel sadası olan şahsa imtihan esnasında ezan okuması istendiğinde ol müezzin namzedinin “Efendim hangi makamdan okumamı emredersiniz” dediğinde, komisyon durumundaki usül bilmez müftülerden biri “Uzaydan ezan mı getireceksin? ” diye dalga geçmesi ve de makamdan, usülden ,sanattan, fem-i muhsinden hiçbir şey anlamadığı ve cehaletin zirvede olduğu mevzu-u bahistir. Bu denli sanat echeli zatların bırakınız imtihan komisyonu teşekkül ettirmesi , metropol vilayetlere atanması da âhir zaman alâmetidir. Bu tip cahil müftüleri o mühim mekanlara tayin edenlerin de ilimden ve sanattan ,usülden nasiplerinin ne derece kalil (az) olduğu aşikardır. Osmanlılar zamanında bırakınız imam ve müezzinleri, görev yapan müftülerin hemen hemen hepsi dinî vukufiyyetinin yanında mûsikî bilirler ve en az bir enstrüman çalarlardı. Şiir bilirlerdi, hat ve ebru sanatı ile iştigal ederlerdi. Fetvamız o ki ; esasında ol güzel sesli müezzinle “Uzaydan ezan mı getireceksin ?” diye dalga geçen echellerin (cehaletin zirvesi) uzaydan gelme ihtimalleri çok daha muvafıktır….
Mezkur hak yiyen komisyonlara tavsiyem o dur ki “ Mantı yemeye, kuzu dolması ve pazı sarması yemeye 25 kez hacca gitmek için 88 takla atmaya harcadıkları eforu ilme ve sanata , makam ve usüle harcasınlar. Malum dünyamız sadece göbeği şişirip enseyi kalınlaştırma yeri değil, beyni ve gönlü doldurma yeridir aynı zamanda….
Eğer komisyona bir yerlerden filancayı alın diye bir telefon gelmiş de ol telefonun emri ile elyak olanı değil de layıkâ karib olan veya nâ ehil olan, ol vazifeye alınmışsa, hakkı yenen güzel sesli şahsın bedduasıyla ol komisyonun cehenneme girmeleri olasıdır. Kul hakkının çokca yendiği ülkemizde bu denli alenen yenilen hakların ve işlenen cürümlerin günahını namaz ve sair ibadetler affettiremez…
Komisyonlardaki torpil , kayırma, ahbap çavuş ilişkileri ve benzeri kalleşlikler ve cehaletin getirdiği ukalalıklar ile ilgili bir örneği paylaşmayı zaruri gördük…
Ünlü sinema oyuncusu Charlie Chaplin’in benzerleri yarışması açılmış, bu yarışmaya bir çok kişiyle beraber Charlie Chaplin de katılmıştır. Chaplin, bu yarışmada altıncı olmuştur. Komisyondaki salaklar adamın kendisini altıncı olarak seçmiş… Komisyonun ne demek olduğunu gör. Komisyonlar kendini tanrı zannedermiş. Hak yiyen komisyon üyeleri görecek analarının örekelerini.
hocamızı seviyor ve takdir ediyoruz.Haksızlıklar umarım biter bu ülkede
Helal olsun’Kitabın tam ortasından konuşmuş.
Çoğunlukla Arapça kelimeleri kullanmayı marifet sayıp ‘eee noolmuş yani’ havasındaki ve de haM adaM lar topluluğuna konuşmalarını komedi dükkanı gibi seyrediyoruz.