Çorum’a Ayıp Ediyorsunuz
Çorum’a Ayıp Ediyorsunuz
Çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Çorum’un tarihi zenginliği, sadece Hitit uygarlığı üzerinden okunurken, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ilişkin kentin kültürel mirası göz ardı edilerek, Çorum’un sahip olduğu gerçek potansiyelin değerlendirilememesi gibi bir gerçek ortaya çıkıyor.
Yakın döneme ilişkin kültürel varlıklar ve değerler, amatör olarak çaba sarf eden Çorumlu öğretmenler ve araştırmacıların kişisel gayretleriyle makale ya da kitap konusu olmanın ötesine geçemiyor. Zaman zaman Çorum Belediyesi’nin Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait mimari eserlere dikkat çeken, restorasyon vb çalışmaları olmasa, Çorum kültürel miras olarak Milattan Öncesine hapsedilmiş gibi bir duruma sokuluyor.
Kente büyük katkıları olması beklentisinin devam ettiği Hitit Üniversitesi’nde, Tarih, Arkeoloji, Antropoloji gibi bölümlerin varlığı, kentin tarihi ve kültürel değerlerinin akademik olarak değerlendirilmesinde büyük önem taşıyor. Ancak insanlık, kültür ve tarihinin anlaşılması bağlamında tarih bilimine veri sağlayan, ortaya çıkan kültürel veriler ile turizme can veren hayat suyu olarak Sanat Tarihi, Çorum’da en ihmal edilmemesi gereken bilim dalı olarak, hem üniversitenin hem iş dünyasının hem kültür ve sanat dünyasının hem yerel yönetimlerinin ilgi alanı dışında kalmaya devam ediyor.
Hitit Üniversitesinin internet sitesinde Sanat Tarihi Bölümü tarafından gerçekleştirildiği ifade edilen çalıştay, paydaş ziyaretleri vb etkinliklere yer verilirken, aynı bölüme öğrenci alınmaması sorgulanması gereken bir konu.
İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi bünyesinde yer alan Sanat Tarihi Bölümünün açılması ve öğrenci alımın önündeki tek engel, öğretim üyesi yokluğu olarak açıklanıyor. Üniversite’de Sanat Tarihi hocaları var ama yoklar. Üniversitede bulunan Sanat Tarihi hocalarının öğretim üyesi kadrosu açılarak, bu alanda görevlendirilmesi ile sorun kolaylıkla çözülebilecekken, çözüm yoluna gidilmiyor.