‘Zorunluluk, Nakliyeci Esnafını Zora Sokacak’
‘Zorunluluk, Nakliyeci Esnafını Zora Sokacak’
Çorum şoför ve nakliyeci esnafından İbrahim Doğan, 1 Ocak 2025 tarihinde zorunlu olan sigortalı personel çalıştıran iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı bulundurma zorunluluğunun nakliyeci esnafını zora sokacağını dile getirdi.
Çorum Şoförler Odası Başkan Adayı İbrahim Doğan, 1 Ocak 2025 tarihi itibari ile sigortalı personel çalıştıranların işyerlerinde iş güvenliği uzmanı bulundurma zorunluluğu getirilmesinin hizmet sektöründe faaliyet gösteriyor gerekçesiyle yanında şoför çalıştıran nakliyeci esnafını da kapsadığını belirterek, yasanın ‘ vur abalıya mantığıyla nakliye sektörünü de iyice zora sokmaktan başka bir işe yaramayacağını söyledi.
Devletin yasaları, vatandaşın canını ve malını koruyup, hayat standardını yükseğe çıkaracağını belirten İbrahim Doğan; ‘Lakin nakliyeci esnafının mesleğini araçları ile icra ettiği için yasada belirtildiği gibi bir iş yeri yoktur. Dolayısıyla nakliyeci esnafının iş güvenliği yük alıp, yük indirdiği işyerlerinin sorumluluğunda olmalıdır. Ayrıca tehlikeli hizmet sektöründe olmamızdan ve hiçbir mesai mefhumu gözetmeden çalışmamızdan dolayı yıpranma payı verilip, erken emeklilik hakkı talep ediyoruz” ifadesinde bulundu.
Doğan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“1.1.2025 tarihi itibari ile geçerli olan iş güvenliği yasasında sigortalı personel çalıştıran iş yerlerine iş güvenliği uzmanı bulundurma zorunluluğu getirilmiştir. Yasa tehlikeli hizmet sektöründe faaliyet gösteriyor gerekçesiyle şoför çalıştıran nakliyeci esnafını da kapsamaktadır. Tabi ki devlet yasayı vatandaşının canını malını koruyup hayat standardını yükseltmek için, halkı için çıkartır. Lakin nakliyeci esnafı mesleğini araçları ile icra ettiği için yasada belirtildiği gibi bir işyeri yoktur. Ayrıca mesleği gereği sürekli seyahat halinde olduğu için ikamet ettiği ilde bulundurduğu iş güvenliği uzmanı Türkiye’nin her yerine giderek mesleğini icra eden bir esnafa nasıl, ne derece hizmet verebilecektir. Dolayısıyla nakliyeci esnafının iş güvenliği yük alıp yük indirdiği iş yerlerinin sorumluluğunda olmalıdır. Ayrıca tehlikeli hizmet sektöründe olmamızdan ve hiçbir mesai mefhumu gözetmeden çalışmamızdan dolayı yıpranma payı verilip erken emeklilik hakkı talep ediyoruz.
Yine, montajı Nisan sonuna bırakılan ticari araçlarda zorunlu olan UTTS cihazları muhakkak ki akaryakıttaki vergi kayıp kaçağını önlemek için uygulanacaktır. Nakliyeci esnafı olarak devletimizin her zaman yanında olduk. Depremde, pandemide, afette, her türlü felakette, dolayısıyla vergisel anlamdaki kayıpların önlenip devletimizin daha güçlü olması bizi gururlandırır. Fakat her araç alım satımında UTTS cihazlarının da yenilenmesi nakliyeci esnafına ayrı bir maliyet getirecektir. Cihazların araçlara bir defaya mahsus takılarak uygulanmasını istiyoruz. Devletimizden talebimiz, K belgeleri, ücret tarifesi, nakliye ödemelerinin düzenlenmesi, ağır hizmet sektöründe çalışmamızdan dolayı sosyal güvenlik sisteminde yıpranma payı, ticari araç kullananlarda ehliyet puanı, sayısı dokuzu bulan ve hemen hemen tamamı sektörümüz dışında ki kuruluşlardan aldığımız mesleki yeterlilik belgeleri, her gün katlanarak artan kasko sigortası, BAĞ-KUR primleri, amortisman giderleri tamir bakım maliyetleri mesleği içinden çıkılmaz bir hale getirmişken tabiri caizse vur abalıya mantığıyla hareket etmek sektörü iyice zora sokmaktan başka bir işe yaramaz.
Nakliye sektörü tedarik zincirinin en önemli halkası, hayatın olmazsa olmazıdır. Ülke ekonomisinin yüzde 52’sine doğrudan desteği devletimize vergisel anlamda büyük katkısı, 16 branşta iş ve istihdam yaratarak ülke ekonomisine faydası vardır. Nakliye olmazsa sanayi olmaz, ticaret olmaz, tarım olmaz. Devletimizi idare edenlerden sektörümüzle ilgili hassasiyet bekliyor, Türkiye’nin en iyi örgütlenmiş meslek teşkilatı olan oda ve federasyon yöneticilerimizden esnafa sahip çıkmasını bekliyoruz.”