‘Çiftçi Malları Koruma Birliği, Hukuksuz Uygulamalara Devam Ediyor’ İddiası
‘Çiftçi Malları Koruma Birliği, Hukuksuz Uygulamalara Devam Ediyor’ İddiası
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Belediye Meclis Üyesi Ahmet Özdel, Çorum Çiftçi Malları Koruma Birliği’nin haksız ve hukuksuz uygulamalara devam ettiğini belirtti.
Çorum Belediyesi sınırları içerisinde tarla ve bağ sahiplerinin korkulu rüyası haline gelen bu kurum, bir yandan telefon mesajları ile bir yandan da yaptığı icra takipleri ile vatandaşları ve kendilerini zor durumda bıraktığını vurgulayan Ahmet Özdel, “Çorum Çiftçi Malları Koruma Birliği, Türkiye’de ki diğer Çiftçi Malları Birlikleri gibi çiftçilerimiz ve vatandaşlarımızdan hiçbir hizmet üretmeden haksız ve hukuksuz bir şekilde aidat adı altında para toplamaktadır. Bağlarda yaşanan hırsızlık vakıaları da dikkate alındığında koruma faaliyeti yapacak birliğin hiçbir iş yapmadığı, üstüne vazife olmayan işler konusunda açıklama yaptığı açıktır” dedi.
Ahmet Özdel, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu birlikler, 1941 yılında İkinci Dünya Savaşının zor koşullarında kurulmuştur. Her fırsatta savaş koşullarında yapılan uygulamaların eleştirildiği ülkemizde, iş “Çiftçi Malları Koruma Birliği” gibi birilerine mevki ve çıkar kapısı sağlayan kurumlar olduğunda tüm söylenen unutulmakta kurulu nizam devam ettirilmektedir. Olanda halkımıza olmaktadır.
Şehirleşmenin ve teknolojinin geldiği bu aşamada artık çiftçi ve çiftçi malları olgusu kökten değişmiştir. İkinci Dünya savaşının zor koşullarında çıkarılan bir kanuna dayanan bürokrasi yıllardan bu yana birilerine makam ve mevki sağlamaktadır.
Uzun zamandan bu yana bir avukat olarak, 2,5 yıldan bu yana da hem bu işin mağduru, hem Avukat, hem de Belediye Meclisi üyesi olarak Çiftçi Malları Koruma Birliğinin hedefi haline gelmiş bulunmaktayım. Şahsımla ilgili açıklamaları ve konuşmalarına cevap verme gereği bile duymuyorum. Önemli olan binlerce Çorumlu yurttaşın hakkı ve hukukun korunmasıdır. Yoksa mesele benim ödeyeceğim 200-300 TL meselesi değildir. Kaldı ki açtığımız davaları kazandığımız gibi artık aidat ödemeyeceğimde Valilik kararı ile tarafıma bildirilmiştir.
Saygı değer Çorum Halkının şunu bilmesi gerekir: Bu birlikler nasıl seçilir? Nasıl yönetilir? Nasıl denetlenir? Kim bu birliklerden çıkar elde eder. Son oluşturulan Çiftçi Koruma Birliğinin yönetiminin çiftçi olmaması, Çorum’da ikametgâhının olmaması, tarımsal faaliyet yapmaması bir yana istifa eden Sayın Başkan Rafet Bey ise Çorum Belediyemizin bir çalışanı durumundadır. Hem Belediye’de haftada 45 saat çalışmış gibi maaş almakta hem de bir kurumun yöneticiliğini yapmakta idi.
Bu olay kesinlikle kişisel bir sorun değildir. Adı geçen başkan ile birkaç kez görüştüğümüzde kendisine de belirttim, mesele belediye çalışanımız Sayın Rafet Bey değildir. Mesele tüm ülkede ki bir sorundur, fakat adı geçenlerin bu hukuksuzluğu, adaletsizliği görmezden gelip olayı kişisel bir sorun haline getirmeleri, başka işlerin üstünü örtme amacı taşımaktadır,
Bu işin bir başka boyutu ise Valilik Makamıdır. Bugüne kadar Valilik Kurumu tarafından bu birliğin denetlendiği ve denetimin Çorum Halkına açıkladığı görülmemiştir. Daha öncede çağrı yaparak atanmış olan bu birliğin Valilik tarafından denetlenmesini talep ettik. Bu birlik kaç bin çiftçiden kaç milyon TL toplamaktadır. Yöneticiler kaç TL almaktadır.
Olayın bir başka boyutu ise icra takipleri ve icra vekalet ücretleridir. Bilindiği gibi birlikler 683 sayılı Amme Alacakları Kanunu kapsamında icra takibi yapmaktadır. İcra takipleri birliğin memuru tarafından hazırlanmaktadır. Tüm çiftçilerin tapu kayıtlarına haciz işlemi yapılmakta ve resmi bir işlem anında bu paralar ödenmeden haciz kalmamaktadır. Bu yolla bugüne kadar kaç icra takip dosyası açılmış ve kaç TL avukatlık ücreti tahsil edilmiştir. Bunların açıklanması gerekir.”
“Çorumluları Aidat Ödememek İçin Hukuki Mücadeleye Çağırıyoruz”
Daha önce ki açıklamalarımızda da belirttiğimiz gibi hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Tüm Çorum halkını ve hukukçularımızı da bu haksız duruma karşı adaletin yerine getirilmesi için mücadeleye çağırıyoruz.
Yüzlerce Çorumlu vatandaş bu çabalarımız sonucu aidat adı altında ki soygundan kurtuldu. Bu nedenle tüm yurttaşların bu yolu tercih edip ödeme yapmaması gerekir.
Yaşanan bu durum Çorum halkın bir takım kurum ve kişilerce mağdur edilmesi meselesidir. Bu nedenle özellikle bu birliğin oluşumuna katkısı olan, bu birliğini haklı, meşru ve vatandaşa hizmet eden bir birlik gibi gösterilmemesi gerektiğini belirtmek isteriz.
Bu konu Türkiye’nin sorunudur. Fakat öncelikle bu kenttin yöneticileri bu kentte yaşayanların haklarını korumalıdır. Bu nedenle Milletvekillerinin, Belediye Başkanının, Belediye Meclisimizin, Valilik Makamının artık bu işlevsizleşmiş kuruma engel olması, haksız ve hukuksuzluğun son bulmasını sağlaması gerekir.”