Şahin: İşin Gerçeği Yeni Nesillerden Saklanıyor
Şahin: İşin Gerçeği Yeni Nesillerden Saklanıyor
Ehli Beyt Vakfı Basın Sözcüsü Avukat Teoman Şahin “Muharrem ayı ve Kerbela yalanları/doğruları” başlıklı bir açıklama yaptı.
Hicri 61. yılda bugünkü Irak sınırları içinde kalan Kerbela çölünde o çağın iblisi Yezit’in emriyle başta İmam Hüseyin olmak üzere 72 kişinin vahşice katledildiğini hatırlatan Şahin, asırlardır bu olaya samimi Müslümanların yüreklerinin yandığını belirtti.
“Anadolu topraklarında da alevisi sünnisi bu olaya asırlarca basit veya kıt bilgileriyle de olsa gözyaşı dökmüşlerdir, ta ki Diyanet İşleri kurulana dek” diyen Şahin sonrasında olaya resmi rejimin vurgusuyla basit bir siyasi bir kavgaymış gibi algı üretilip işin gerçeğinin yeni nesillerden saklandığını savundu.
“Güncellenmeyen Kerbela işe yaramaz. Bugün bu konu hakkında nerelerde yanlış yapıyoruz bilmemiz gerekiyor” diyen Teoman Şahin’in açıklaması şu şekilde:
1- Her şeyden önce Muharrem ayı bu olay nedeniyle yas ve matem ayı olmalıdır. Allah İmam Hüseyin için ‘Cennet gençlerinin efendisidir’ demişti. Onu vahşice katlettikleri günler bizim hüznümüze sebep olmayacaksa anmamızın ne anlamı kalır ki?
2- Yine bilinmelidir ki bu ay yani Muharrem ayı oruç ayı değildir. Oruç ayı Ramazan ayıdır. Bazı karanlık güçler alevi halkımıza “Muharrem ayı bizim, Ramazan ayı Sünnilerin oruç ayıdır” gibi bölücü zehirli, yalanlar söylemekte olup bunlara aldanmayalım. Yası matem orucu veya İmam Hüseyin orucu gibi sebatayist Bektaşi zırvalarına kimse kanmasın oruç da sadece Allah için yapılan bir ibadettir. Farz oruçlarla sevap oruçları birbirine karıştırmayalım.
3- Kerbela’da İmam Hüseyin’i katletmeye gidenler farklı niyetleri olan kişilerdi. Kimisi cahildi, yezidi halife bilip İmam Hüseyin’i asi zannediyordu. Hatta bunlar bu çirkin işi yaparak cennete gitmeyi umut ediyorlardı. Kimisi dünyevi rant peşindeydi. Yezidin ona mevki ve makam vereceği vaadine kanmıştı. Kimisi bu eyleme katılarak mevcut otoriteye şirin gözüküp sistemden beklenti içine girmişti. Bir kısmı da atalarına yani mevcut otoriteye akılsızca bağlandığı için bu işe bulaşmıştı. Bugün sağda solda Müslüman kesen sözde cihatçı grupların bunlardan farkı var mıdır veya mevcut sistemlerden beklenti içinde olup doğruları söyleyemeyenler yok mudur?
4- Peygamberimizin İmam Hüseyin’i hep boynundan öptüğü önceden bu olayın haberinin verildiği, çok hüzünlendiği tarihi kaynaklarda yazılıdır. Allah gaybı bildirirse gaybın bilindiği açıktır.
5- İmam Hüseyin hakkında da pek çok ayet nazil olmuş olup Ehli Beyt’in masumluğunu bildiren Ahzap 33, Mübahale olayını anlatan Ali İmran 61 ve İmam Hüseyin’e sevgiyi mutlak ve sevilmesini zorunlu kılan Şura 23 bunlardan en önemlileridir.
6- Kerbela olayı temelde Habille kabilin, Musa ile Firavunun, İbrahim ile Nemrut’un kavgası olup tüm çelişkilerin anası olan Hak ve batıl çelişkisidir. Her gün aşura her yer Kerbela sloganı çerçevesinde bu çekişme halen devam etmekte olup çağın İblis’i ve Yezit’i Amerika’dır ve karşısına çıkan herkes ve her şeyde Hüseyin’den olmasa bile Hüseyin’in bir iş yaptığını bilmelidir.
7- Kerbela katliamı Muharrem ayının 10. gününde olduğu için bugüne Arapça 10’ncu gün anlamına gelen aşura günü denmiştir.
8- Aşura günü Emeviler kendilerine göre bir asiden kurtuldukları için şükür orucu tutmayı ilan etmiş olup aşura günü oruç tutmak Yezidi bir gelenektir.
9- Yine Emeviler Muharrem ayında tatlılar dağıtarak olayı sahte uyduruk hadislerle kamufle etmişlerdir. Osmanlı’da bu gelenekten etkilenerek bu ayda Aşure tatlısı veya aşı denilen bir tatlı türünü yaygınlaştırmıştır. Matemde tatlı dağıtmak matemin ruhuna uygun değildir. Hüseyin’i gerçekten seven insanların bu çirkin geleneğe son vermeleri gerekmektedir.
10- İmam Hüseyin Müslümanların ortak paydasıdır. O halde bu payda etrafında hepimizin birleşmesi ve hatta bu zalime başkaldıran devrimci çıkış etrafında tüm dünya insanlarının birleşmesi daha güzel daha adil bir dünya oluşturmanın öncü adımı olacaktır.
11- Allahın izniyle şefaat vardır ve haktır. O halde sahte şefaatçılardan kurtulup gerçek şefaatçı Hüseyni anmak Hüseyin’in değer verdiği değerlere önem vermek başlı başına ibadet değil midir?
Tüm Müslümanlara taziyelerimizi sunuyoruz.